Giriş
Modern toplumlarda kadınların iş gücüne katılımının artmasıyla birlikte, ev yaşamının gerekliliklerini karşılamak üzere çalışan kişilere olan ihtiyaç da belirgin bir şekilde artmıştır. Bu bağlamda ev hizmetleri sektörü, özellikle kayıt dışı istihdamın yaygın olduğu bir alan olarak öne çıkmaktadır. Ev hizmetleri sektöründe çalışanların işçi alacakları ve sigorta hakları gibi meseleler, yasal düzenlemelerin ve hukuki çerçevelerin oluşturulması gerekliliğini ortaya çıkarmıştır. Bu bağlamda, ulusal mevzuat çerçevesinde 4857 sayılı İş Kanunu, 6098 sayılı Borçlar Kanunu, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu gibi kanunlarda çeşitli düzenlemelere yer verilmiştir.
1. Ev Hizmetleri Nedir?
Ev hizmetleri, ev yaşamının gerekleri olan temizlik, çamaşır, ütü, çocuk bakımı vs. gibi işler olarak tanımlanmaktadır. Yaşanan konutla doğrudan bağlantı içerisindedir. Doğrudan eve ve ev yaşamına yöneliktir. Bir işin ev hizmetleri içinde sayılabilmesi için doğrudan evin kendisine ve yaşam koşullarına yönelik olması gerekmektedir. Ev hizmetleri çalışanları ise, uşak, kâhya, hizmetçi, temizlikçi, aşçı, bahçıvan, şoför, bekçi, hayvan bakıcısı vb. evin gündelik işleyişine ilişkin faaliyetleri yürüten kişilerdir.
2. Ev Hizmetlerinde Çalışanların Yasal Statüsü
Ev hizmetlerinde faaliyet gösterenlere, kanun koyucu “işçi” olarak bahsetmemiş, “çalışan” tabirini kullanmayı tercih etmiştir. 4857 sayılı İş Kanunu hükümlerinin uygulanmayacağı kanunda açıkça ifade edilen ev hizmetleri çalışanları için Türk Borçlar Kanunu’nun “hizmet sözleşmesi” hükümleri uygulama alanı bulacaktır. Ancak Sigortalılık durumlarına ilişkin hakları 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu uyarınca belirlenecektir.
Ev hizmetlerinin kapsamı ve meslek gruplarına İş Kanunu’nda açıkça yer verilmemiştir. Bu yüzden bazı hususlar Yargıtay kararlarıyla belirlenmiştir. Yargıtay, hasta bakıcıları ve çocuk eğiticilerinin yaptığı işi ev hizmetlerinden daha nitelikli bir iş olarak görmektedir. Bu sebeple Yargıtay iki iş grubunu iş kanuna tabi tutmaktadır.
Yargıtay tarafından belirli şartlar sağlandığı takdirde, şoför, bahçıvan ve hayvanlarla ilgilenen kişiler de iş kanuna tabi tutulabilir. Bir kişi hem bahçıvan hem de ev işleri ile uğraşması durumunda hangi kanunun uygulanacağının tespitinde baskın olarak hangi işi yaptığına bakılmalıdır. Kişinin, çalışma süresinin çoğunluğunu, en azından yarıdan fazlasını hangisine ayırdığına dikkat edilerek hangi hukuk kapsamında olduğu belirlenmelidir. Bu şartın karşılanması durumunda Yargıtay şoför, bahçıvan ve hayvanlarla ilgilenen kişileri de iş kanunu kapsamında değerlendirmektedir.
3. Ev Hizmetlerinde Çalışanların Yasal Hakları
Ev hizmetlerinde çalışanların yasal hakları, 4857 sayılı İş Kanunu’nda doğrudan düzenlenmemiştir. Ancak, Türk Borçlar Kanunu’nun 393. maddesi ve devamında yer alan düzenlemeler, bu kişilerin haklarının korunmasına olanak sağlamaktadır. Ev hizmetleri alanında çalışan bireyler, İş Kanunu’na tabi olmadıkları için kıdem ve ihbar tazminatı gibi haklardan yararlanamayacakları gibi, işe iade davası açma haklarına da sahip değildirler. Bununla birlikte, Türk Borçlar Kanunu’na göre, işverenin ev hizmetlerinde çalışan bir kişiyi işten çıkarması durumunda, önceden bildirimde bulunma yükümlülüğü bulunmaktadır. Bildirimde bulunulmaması halinde, işveren çalışana tazminat ödemekle yükümlüdür. Ev hizmetlerinde çalışanlar, yıllık izin (TBK m. 422), fazla mesai (TBK m. 398) ve kötü niyet tazminatı (TBK m. 417) gibi haklardan yararlanma hakkına sahiptirler. Ayrıca, 2429 sayılı Kanun hükümleri doğrultusunda, UBGT (ulusal bayram ve genel tatil) kapsamında izin hakkı da tanınmıştır. Ev hizmetleri çalışanları, işçilik alacaklarının işveren tarafından ödenmemesi durumunda, söz konusu alacakları talep etmek için Asliye Hukuk Mahkemelerine başvurmaları gerekmektedir.
4. Ev Hizmetlerinde Çalışanların Sosyal Güvenlik Kapsamı
Ev hizmetlerinde çalışanların sosyal güvenlik kapsamına alınması, işverenlerin yükümlülüğü altındadır. Ancak, ev hizmetlerinde çalışan birçok birey, sigorta yaptırılması gerektiğinden haberdar olmayabilir ya da işverenler prim maliyetlerinden kaçınarak bu yükümlülüğü yerine getirmemektedir. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun Ek 9. maddesi, ev hizmetlerinde çalışanların sigortalılık durumunu iki ana grupta ele almaktadır. Ayda 10 günden fazla çalışanlar, uzun vadeli sigorta kolları kapsamında sigortalı sayılmaktadır. Bu sebeple 10 günden fazla çalışan kişiler, 5510 Sayılı Kanun m. 4/1-a kapsamında tam zamanlı çalışan kişilerle aynı haklara sahiptir.
Ayda 10 günden az çalışanlar ise, yalnızca kısa vadeli sigorta kolları kapsamında sigortalıdır. Bu sigorta kapsamı iş kazası ve meslek hastalığını kapsamaktadır.
5. Sonuç
Ev hizmetleri, ev yaşamının devamını sağlamak amacıyla yapılan temizlik, yemek hazırlama, çocuk bakımı ve benzeri faaliyetleri kapsayan bir sektördür. Ev hizmetlerinde çalışanlar, Türk Borçlar Kanunu'na tabi olmakla birlikte, sosyal güvenlik hakları 5510 sayılı Kanun'a göre belirlenir. Ev hizmetleri çalışanlarının yasal hakları, İş Kanunu'nda doğrudan düzenlenmemiş olsa da, Türk Borçlar Kanunu'na göre korunmaktadır. Ancak, söz konusu çalışanlar kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve işe iade davası gibi haklardan faydalanamayacaktır. Ev hizmetlerinde çalışanlar, işçilik alacakları için TBK hükümleri dayanak gösterilerek Asliye Hukuk Mahkemesi'ne başvurabileceklerdir.
Asist Hukuk Bürosu
“Bu not yürürlükteki hukuk uyarınca ve yalnızca bilgilendirme amaçlı olarak hazırlanmıştır. Bu not herhangi bir hukuki görüş içermemektedir.”